Atama bekleyen öğretmenler, birçok platformda seslerini duyurmaya çalışmaktadır. Atama bekleyen öğretmenler forumlar, internet siteleri, MEB’den alınan randevular, sosyal medyada oluşturulan gruplar ve yapılan gösteriler gibi yöntemlerle kendi dertlerini anlatmaya çalışmakta ve haklarını aramaktadırlar.

Ülkemizdeki öğretmen ihtiyaç fazlalıkları, genelde mezun olunan öğretmenlik programı ve o bölüme duyulan öğretmen ihtiyaçlarının devlet kadrosunda az olması sonucunda ortaya çıkıyor. Sistemin sık değişmesi, bazı bölümlerin kapatılması veya yeni açılması, diğer bölümlerin aynı öğretmenlik programı dahilinde tercih yapabilmesi gibi etkenler bu dengesizliği ortaya çıkarmaktadır.

Üniversiteye ilk girdiği anda bunun farkında olmayan öğrencilerin beklentisi, doğal olarak mezun olduktan sonra öğretmenlik mesleğine hemen başlamaktır. Fakat karşılarına KPSS sınavı çıkmaktadır. Öğrenciler doğal olarak şu soruyu düşünmektedir;

Aslında yukarıda belirttiğimiz noktalar bunun cevabı. İhtiyaç fazlası öğretmenler… Bir alanda yığılan mezun öğretmen adaylarını ihtiyaç sayısına göre alabilmek için karşımıza KPSS çıkmaktadır. Böylece o alana dair sınavdan en yüksek puan alan öğretmen adayları atanmaktadır.

Atama bekleyen öğretmenler ile mezun olup işsiz kalan gençlerin bu derdi aslında aynı sorunsala dayanmaktadır. Eğer ki her bölümden ihtiyaç olsaydı ülkenin işsizlik oranı da yüksek oranda düşmüş olacaktı. Bu yüzden mezun olduktan sonra bile, öğrenciler değişik sınavlarla yüzleşiyor. Bu sınavları da atlattıktan sonra ya iş başvurularının kabul edilmesini bekliyor ya da öğretmen veya memur adayları gibi atama bekliyorlar.

Atama Bekleyen Öğretmenler ve Sorunları

Atama bekleyen öğretmenler, her iş bekleyen gibi birçok planı da ertelemek zorunda kalıyor. Evlenme, kariyerini yükseltme, diğer branşlarda kendini deneme veya istediği başka bir mesleğe geçme gibi planlarını erteliyor veya hiç yapamıyorlar. Genelde bir sonraki KPSS sınavına hazırlanmanın yanı sıra sözleşmeli öğretmenlik seçeneklerini değerlendirerek cüzi bir miktar karşılığında çalışmakta, hakkı olan öğretmenliği kadrolu olarak yapamadığı için kendini bir anlamda ezik hissetmekte, henüz kadrolu olarak atanamadığı için aile veya akrabalarından ya da yakın çevresinin baskısıyla mücadele etmekte, diğer kadrolu öğretmenlerin kendini üstün görmelerine tanık olma gibi dezavantajlar eşliğinde çalışmaktadırlar.

Umarız KpssKonu.Com olarak bu platformdan da atanamayan öğretmenlerin, memurların ve iş bekleyenlerin sesi olabilir ve az da olsa katkı sağlayabiliriz. Yorumlarınızla da bu yazıyı okuyanlara isteklerinizi ve taleplerinizi iletebilirsiniz. Atanamayan hiçbir öğretmen kalmaması dileğiyle.

Bu yazı Atama Bekleyen Öğretmenler ilk olarak şurada görüldü: .

Öğretmen atamalarıyla ilgili soruları yanıtlayan Başbakan Ahmet Davutoğlu öğretmen atamalarının devam edeceği sinyalini vererek adayları rahatlatan bir açıklama yaptı. Ellerinden gelen maksimum sayıda öğretmen ataması yaptıklarını ve bu atamaların devamının geleceğini söyleyen Başbakan Davutoğlu “Kimse canını sıkmasın” diyerek tekrar atama yapacaklarının altını çizdi.

Başbakan Davutoğlu nihayet öğretmen adaylarının beklediği açıklamayı yaptı. Antalya’da Ak Parti İl Kadın Kongresi’nde konuşan Davutoğlu gündemle ilgili pek çok konuyu değerlendirirken öğretmen atamaları ile ilgili soruları da cevapladı. Davutoğlu, bugüne kadar her zaman öğretmen atamalarına önem verdiklerini ve koşulların el verdiği maksimum sayıda atama yapmaya özen gösterdiklerini, bundan sonra da yeni atamalar yapacaklarını söyledi.

15 bin öğretmen ataması açığı kapatmadı

Yeni atama kararı alınması için ilk olarak konunun Bakanlar Kurulu’nda görüşülmesi gerekiyor. Milli Eğitim Bakanının talebi ve Maliye Bakanının onayıyla atamalara karar veriliyor.

Bilindiği gibi, en son 6 Şubat 2015 Cuma günü farklı branşlardan 15 bin öğretmen ataması yapılmıştı ancak bu rakam öğretmen açığını karşılamanın ve atama bekleyen öğretmen adayı sayısının çok altında kalıyor. 28 Şubat mağdurlarının mesleğe geri dönebilmesi için son atamalarda 40 yaş üzerinden de öğretmenler alındı. 15 bin öğretmen atamasıyla birlikte 40 yaş üstü 129 öğretmen de göreve başladı. Atamalar için 40 yaş üzeri 730 öğretmen adayı başvurmuştu.

Bu yazı Başbakan’dan Atamalar Devam Edecek Sinyali ilk olarak şurada görüldü: .

Memurlar 2015’in zam haberlerini merak ve heyecan içerisinde bekliyorlar. Temmuz ve Ocak ayları kritik. Bu aylarda yaşanacak artışlardan memur emeklileri de faydalanacak.

2015 memur maaş katsayıları enflasyon farkına göre yeniden tespit edildi. En düşük memur maaşı son düzenleme ile 1887 liradan 2025 liraya çıktı. 9. dereсe 1. kademesindeki bir öğretmen maaşı 2345 TL, 8. dereсenin 1. kademesindeki polis memuru ise 2929 lira alacak. Müsteşar ve genel müdür aylıklarında da % 2 dolayında artış meydana geldi. Öğretmenlere toplu sözleşmeye göre standart zamlara ek olarak Oсak’ta 75 TL daha artış getirildi. Temmuz ayında öğretmenlere 75 TL daha zam gelecek.

İlk sırada Ankara, en sonda Bayburt var

2014 istatistiklerine göre, en çok memur istihdam edilen şehir 343 bin kişiyle Ankara oldu. Öte yandan, istatistiklere göre üst düzey kamu yöneticilerinin % 90’ının erkek olduğu tespit edildi. En az kamu görevlisinin bulunduğu il ise 4 bin 374 kişi ile Bayburt. En çok memur istihdam eden kurum Türk Silahlı Kuvvetleri.

Bu yazı Memurlar Zam Beklentisi İçinde ilk olarak şurada görüldü: .

KPSS’ye giren 3,5 milyon memur adayı adaletli bir kadro dağılımı için bekliyor. 2014/2 tercih döneminde 3,5 milyon aday için sadece 5 bin 67 kadro verilmişti.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geçtiğimiz günlerde yeterli bütçe olmadığını söylemiş personel alımlarını kısıtlayacaklarını duyurmuştu. Memur adayları bu açıklamaya tepki göstererek, öğretmen ve sağlıkçı atamalarına bütçe ayırabilen devletin diğer kadrolara neden ilgi göstermediğini sorguluyor. Adaylar, son günlerde bazı kurumlarda merkezi sistem yerine mülakatlı alımların öne çıkmasının da torpil endişelerini arttırdığını söylüyor.

Hem az kadro ayrılması hem de mülakatlı alımlar mağduriyete neden oluyor, bu durumdan aileleri ile birlikte 10 milyonu aşkın kişi olumsuz etkileniyor. Örgütlenen adaylar sosyal medya ve diğer platformlarda yaptıkları açıklamalarda şu ifadelere yer verdi: “Öğretmenler ve sağlıkçılar elbette ülkemiz için çok gerekli. Bu değerli meslek sahipleri elbette atanmalı. Ancak, adil bir dağılım yapılabilmesi için diğer meslek gruplarına da yeterli kadro açılmalıdır. Biz de bu ülkenin vatandaşlarıyız, daha fazla yok sayılmak istemiyoruz.”

Bu yazı Kadro Bekleyen 3.5 Milyon Kişi Var ilk olarak şurada görüldü: .

Her yıl Şubat ataması olmayacağı, ek atamanın olanaksız olduğu söylense de seçim sürecine denk gelen zamanlarda mutlaka Şubat’ta ek alım gerçekleştirildi. Aynı şekilde yazın yapılan seçimler öncesinde ise Haziran atamaları gerçekleştirildi. Bu yıl da Türkiye seçime gideceği için öğretmenler atama umudu içerisinde.

Bu Şubat ayında 15 bin ek öğretmen ataması yapıldı ancak halen atama bekleyen yaklaşık 350 bin öğretmen daha var. Öğretmen adayları Haziran seçimi öncesinde bir atama daha yapılmasını bekliyor. Daha önceki seçim dönemlerinde de her ne kadar atama yapılmayacağı söylense de tam seçim öncesi atamalar gerçekleştirilmişti. Örneğin 2011 yılında seçimler öncesinde 30 bin öğretmen atanmıştı. Yine son genel seçimler öncesinde de 30 bin öğretmen atamasının yanı sıra sözleşmeli personele de kadro verilmişti. Öğretmenlerin atanma umudu bir bakıma seçimlere endekslemiş durumda denilebilir.

Kulislerde Mayıs ayı içerisinde bir öğretmen ataması gelebileceği, bunun önce yalanlanacağı ancak son anda sürpriz şekilde atama yapılacağı konuşuluyor. Öğretmen adayları şimdiden Mayıs ayını iple çekmeye başladı.

Bu yazı Öğretmenlerin Umudu Seçimde ilk olarak şurada görüldü: .

Eğitim-Sen üyesi öğretmenler 13 Şubat Cuma günü ülke genelinde laik, bilimsel ve anadilde eğitim talebiyle 1 günlük iş bırakıyor. Sömestre tatili sona erip 2014 – 2015 eğitim öğretim yılının ikinci dönemi başlarken, eğitim sistemindeki sorunlar nedeniyle öğretmenler ikinci döneme eylemle giriyor.

Eğitim-Sen Antalya Şubesi’nden konuyla ilgili yapılan açıklamada, Ak Parti iktidarının politikalarının eğitimde bilimsellikten uzaklaşma ve ticarileşme eğilimi doğurduğu öne sürüldü. Son derece büyük derslik ve öğretmen açığına rağmen sadece 15 bin öğretmen atanmasının da eleştirildiği açıklamada, hükümet uygulamalarının bilimsel, laik ve demokratik eğitim anlayışından çok uzak olduğu savunuldu.

Sınıfların kalabalığına ve okulların altyapı eksiklerine de dikkat çekilen Eğitim-Sen bildirisinde, öğretmenlik mesleğinin saygınlığını yitirdiğine ve öğretmenlerin angarya işler yaptırılacak kişiler gibi görüldüğüne işaret edildi. Açıklamada, bu gibi şikayetler ve taleplerle 13 Şubat Cuma günü Eğitim-Sen üyelerinin yurt genelinde iş bırakma eylemi yaparak ana dilde, demokratik, laik ve bilimsel eğitim için meydanlara çıkacakları bildirildi. Eyleme destek ve katılım çağrısı yapıldı.

Antalya Eğitim-Sen şubesi ile birlikte yurt genelinde pek çok diğer Eğitim-Sen şubesinden de eylemle ilgili açıklamalar ve çağrılar yapılıyor.

Hatırlanacağı üzere, 8 Şubat Pazar günü de Alevi örgütleri ve Eğitim-Sen’in organizasyonu ile İstanbul Kadıköy’de laik, bilimsel eğitim için Türkiye mitingi düzenlenmişti.

Bu yazı Öğretmenlerden 1 Günlük İş Bırakma Eylemi ilk olarak şurada görüldü: .